Anüs kanseri, anüs bölgesindeki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesiyle oluşan bir kanser türüdür. Genellikle rektum kanseriyle birlikte değerlendirilse de, anüs kanseri, rektumun son kısmının ve anüsün kendisinin malign (kötü huylu) tümörlerini içerir. Bu makalede, anüs kanserinin belirtileri, tanı süreci, tedavi yöntemleri ve önleyici faktörler detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Belirtiler
Anüs kanserinin belirtileri genellikle diğer anorektal hastalıklarla karıştırılabilir. Aşağıda anüs kanserinin en yaygın belirtileri sıralanmıştır: - Kanama: Anüs bölgesinden gelen kanama, hastaların en sık bildirdiği belirtilerdendir. Bu kanama, dışkılama sırasında ya da dışkıda kan görme şeklinde olabilir.
- Ağrı: Anüs çevresinde ya da rektumda sürekli bir ağrı hissi, anüs kanserinin önemli bir belirtisi olabilir.
- Kaşıntı: Anüs bölgesinde kaşıntı hissi, kanserin belirtilerinden biri olarak karşımıza çıkabilir.
- Şişlik: Anüs çevresinde bir kütle veya şişlik hissedilmesi, kanserin bir göstergesi olabilir.
- Dışkılama alışkanlıklarında değişiklik: Dışkılama sıklığında artış veya azalma, kabızlık ya da ishal gibi değişiklikler de gözlemlenebilir.
Tanı Süreci
Anüs kanserinin tanısı genellikle aşağıdaki yöntemlerle konulmaktadır: - Fizik Muayene: Doktor, anüs ve rektum bölgesini fiziksel olarak muayene eder.
- Kolonoskopi: Rektum ve kolonun içini incelemek için kullanılan bir yöntemdir. Bu işlem sırasında anüs bölgesine bir kamera ile bakılır ve gerekirse biyopsi alınabilir.
- Biyopsi: Şüpheli dokulardan örnek alınarak laboratuvar ortamında incelenir.
- Görüntüleme Testleri: Bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi yöntemlerle kanserin yayılımı değerlendirilir.
Tedavi Yöntemleri
Anüs kanserinin tedavi yöntemleri kanserin evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve kişisel tercihlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Genel olarak uygulanan tedavi yöntemleri şunlardır: - Cerrahi: Kanserli dokunun çıkarılması amacıyla yapılan cerrahi müdahalelerdir. Erken evre anüs kanserinde tümörün tamamen çıkarılması gerekebilir.
- Radyoterapi: Kanser hücrelerini yok etmek için yüksek enerjili ışınların kullanıldığı bir tedavi yöntemidir. Genellikle cerrahiden önce veya sonra uygulanabilir.
- Kemoterapi: Kanser hücrelerinin büyümesini engellemek amacıyla kullanılan ilaç tedavisidir. Genellikle ileri evre kanserlerde tercih edilir.
- İmmünoterapiler: Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirerek kanserle savaşmasına yardımcı olan tedavi yöntemleridir.
Önleyici Faktörler
Anüs kanserinin riskini azaltmak için alınabilecek bazı önlemler şunlardır: - Düzenli sağlık kontrolleri: Özellikle risk grubunda olan bireylerin düzenli kolonoskopi ve diğer tarama testlerini yaptırmaları önemlidir.
- Sağlıklı beslenme: Lif açısından zengin bir diyet, sindirim sistemi sağlığını destekleyebilir.
- Düzenli egzersiz: Fiziksel aktivite, genel sağlık durumunu iyileştirir ve bazı kanser türlerinin riskini azaltabilir.
- Tütün ve alkol kullanımını sınırlama: Tütün ve aşırı alkol tüketimi, kanser riskini artıran faktörlerdir.
Sonuç olarak, anüs kanseri belirtileri genellikle diğer hastalıklarla karışabilmekte ancak erken teşhis ve tedavi ile hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyebilmek mümkündür. Sağlıklı yaşam tarzı seçimleri ve düzenli sağlık kontrolleri, anüs kanseri riskini azaltmada önemli bir rol oynamaktadır. |
Anüs çevresinde hızla büyüyen, üzeri düzensiz yapıda tümör varlığını fark ettim. Bu durum anüs kanserinin habercisi olabilir mi?
Cevap yazMerhaba Serol,
Anüs çevresinde hızla büyüyen ve üzeri düzensiz yapıda bir tümör fark ettiysen, bu durum kesinlikle ciddiye alınması gereken bir belirtidir. Anüs kanseri, özellikle erken evrelerde belirti vermeyebilir, ancak senin tarif ettiğin gibi bir kitle veya tümör bu hastalığın belirtisi olabilir.
Öncelikle:
Bir sağlık profesyoneline başvurman önemlidir. Bir genel cerrah veya gastroenterolog bu durumu değerlendirebilir ve gerekli tetkikleri yapabilir.
Diğer olası durumlar:
Bu tür belirtiler bazen iyi huylu lezyonlar, hemoroid veya anal fistül gibi durumlarla da ilişkili olabilir. Ancak, kesin tanı için doktor muayenesi ve gerekirse biyopsi yapılması gereklidir.
Sağlığını ihmal etme ve en kısa sürede bir uzmana danışmanı tavsiye ederim. Geçmiş olsun.